1 Mart 2012 Perşembe

sürpriz muskari ve hoş geldin bahar!

Yurdun pek çok yeri hala karlar altında olsa da bugün resmi olarak baharın ilk günü... 2. cemre de düştüğüne göre ılıman havaların eli kulağında... Ilıman dediysem, mart yine martlığını yapacaktır tabii... ama hava kat be kat ısınırken doğa da boş durmayacak bu arada...

Bu mevsimde en sevdiğim şey doğanın silkinip kış uykusundan uyanışına tanıklık etmek.. ve bu dirilişin pozitif etken olarak ruhuma da yansıması... Sanırım bi çoğumuz için de böyle.

Öyleyse hoş gelsin bahar... sağlık, huzur, bol neşe getirsin hepimize!

Gelelim sürpriz muskarime...
Şurada daha önce soğandan yetiştirmekte olduğum çiçeklerimden söz etmiştim. Soğanların sümbül, lale vesaire olduğuna dair tahminlerim vardı da içlerinden birinin muskari (üzüm sümbülü) olacağını hiç beklemiyordum. Bahar arefesinde güzel bir sürpriz oldu bize. Öyle de güzel kokuyor ki, keşke bi dolu bi dolu olsaymış.

Geçen yıldan kalan saksılardaki tüm soğanları toplayıp yeniden ektiğim için bu soğan evdeki saksılardan birinde imiş, bizler bilmiyormuşuz! İyi de oraya nereden gelmiş olabilir ki? Tahminim şöyle; sümbül, lale gibi soğanlı çiçekleri çiçekçilerden almıştım, nergis, lilyum ve çiğdemleri de Salı pazarındaki köylü teyzelerden... Nergis ve lilyumlar köklü değil, vazoya konmalık demet halinde idiler... Yalnızca çiğdemler saksıda soğanlı bitki idi.  Ki o teyzeler çiğdemi kendilerinin yetiştirmediklerini, kırlardan topladıklarını söylemişlerdi. Muhtemelen çiğdem soğanlarının arasına da bu güzellik karışmış ve taaa kırlardan bizim eve kadar gelmiş. Şimdi de çiçeğini açmış.

Ufak çapta yapmış olduğum araştırmaya göre muskariler tohumdan üretildiklerinde ilk 2-3 yıl çiçek vermiyorlar. Bu soğan geçen yıl çiğdemlerin saksısında saklı gizli kaldığına göre demek oluyor ki bu ilk çiçeği...

Bu arada, çiçek açan soğanın yanında, yeni yetişmekte olan yaprakları hayli cılız iki kök daha var... Şimdi de onları merakla beklemekteyim. Onlar da çiçeklenecekler mi ki acaba?

5 yorum:

  1. Keşke sürprizler hep böyle olsa değil mi? O rengin güzelliği ne öyle? Zerafetin...

    YanıtlaSil
  2. Ben onu yabani sümbül olarak biliyordum. Demek adı muskari (üzüm sümbülü) imiş, çok sevindim öğrendiğime. Antalya'da pikniğe gittiğimiz yerlerde doğal olarak topraktan çıktığını görürdüm ve çok hoşuma giderdi. O zaman muskariye ve sahibine sevgiler yolluyorum:)

    YanıtlaSil
  3. colette - di mi nilgün hanımcığım.. :)


    Leylak Dalı - benden de size kucak dolusu sevgiler... :)

    YanıtlaSil
  4. ne hoş sürpriz olmuş,bahar dalları açtı benim içimdede okuyunca..

    YanıtlaSil
  5. Çiçek bile sahibine göre açıyor:))

    YanıtlaSil